Boğaziçi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF), Boğaziçi Üniversitesi Kurumsal Yönetim Merkezi (CCG) ve Kurumsal İlişkiler Enstitüsü işbirliğiyle düzenlenen, Boğaziçi Üniversitesi Kurumsal İletişim ve İtibar Yönetimi Zirvesi 3 Aralık 2015 tarihinde düzenlendi.
Açılış konuşmalarını Boğaziçi Üniversitesi İİBF Dekanı Prof. Dr. Ayşegül Toker, CCG Başkanı Prof. Dr. Vedat Akgiray ve Kurumsal İlişkiler Enstitüsü Başkanı Atilla Demir Yerlikaya’nın yaptığı zirvenin davetli konuşmacısı, George Washington University Graduate School of Political Management Direktörü Mark Kennedy oldu. George Washington University Graduate School of Political Management Direktörü Mark Kennedy çağımızda şirketler, devletler ve sivil toplumun ilişki dinamiklerini konu alan bir konuşma yaptı. Kennedy, işletmelerin sadece kendi ülkelerinin değil yabancı toplumların iş ve siyaset dünyasının liderlerini de tanımaları ve o ülkelerin tarihlerini ve dinlerini, bunların toplumun işleyişine etkilerini dikkate almaları gerektiğini söyledi. Mark Kennedy konuşmasında kurumların öngörü sahibi olarak her zaman beklenmeyeni beklemeleri gerektiğini belirterek şu görüşleri ifade etti: ”Siyasi Çağ olarak adlandırdığım öyle bir zamandayız ki Adam Smith’in görünmez elinin yerini devletin eli almış durumda ve pazara bir biçimlendirici olarak müdahalede bulunmakta… Şirketler, devletlerle aynı hizada yer alabilmeliler ama bunu yaparken de kurdukları ilişkilerin çok yakın olmamasına dikkat etmeliler. Aynı zamanda toplumsal bir amaçları olmalı ve topluma bir iyilikleri dokunduklarını göstermeliler’’.
”Şirketler ancak kendilerini devletlerle uygun biçimde hizalayıp gözlemlerini de yaptıktan sonra değerlendirmelere gitmeli ve atacakları adımların ne derece meşru olduğunu ve de ne kadar memnuniyetle karşılanacağını hesap ederek bunlara uygun biçimde ya ilerlemeli, ya dışarıdan destek aramalı, ya içinde bulundukları durumu olduğu gibi kabul etmeli ya da çalışmanın mümkün olmadığı pozisyonlarda geri çekilmelidir.”
”Kurumlar, kendilerinden çok farklı olsalar bile, süt ve kurabiyenin birbirinden çok farklı şeyler olmasına rağmen bir araya getirildiklerinde güzel bir uyum yakalamaları gibi, diğer kurumlarla ittifaka gitmeli ve bu ittifaklar üzerinde güç birliği yapmayı bilmelidir.”
TKYD Genel Sekreteri Güray Karacar’ın moderatörlüğünü yaptığı “Sürdürülebilirlik ve Değer Yaratmak” konulu panelin panelistleri ise; BP Türkiye Kurumsal İlişkiler Direktörü Murat LeCompte, PepsiCo. Kurumsal İlişkiler Direktörü Esra İren ve İş Yatırım Gayirmenkul Yatırım Ortaklığı A.Ş. Bağımsız Yönetim Kurulu Üyesi Sevdil Yıldırım oldu.
Kurumsal İletişim ve İtibar Yönetimi Zirvesi’nde şirketlerin en önemli soyut varlıklarından olan “kurumsal itibar” kavramı her açıdan ele alınarak, itibar liderlerinin başarı hikâyeleri ve itibar yönetimindeki son trendler ele alındı.